Qurani Kərimin mənaca tərcüməsi - Qurani Kərimin müxtəsər tərfsiri - kitabının Türk dilinə tərcüməsi.

Səhifənin rəqəmi:close

external-link copy
6 : 28

وَنُمَكِّنَ لَهُمۡ فِي ٱلۡأَرۡضِ وَنُرِيَ فِرۡعَوۡنَ وَهَٰمَٰنَ وَجُنُودَهُمَا مِنۡهُم مَّا كَانُواْ يَحۡذَرُونَ

Onları orada güç ve hüküm sahibi yaparak, yeryüzünde kudretli kılmak, Firavun'a ve krallığında ona en büyük dayanak olan Haman’a, ve her ikisine yardımcı olan askerlerine, krallıklarının İsrailoğulları'ndan doğmuş bir erkek çocuğunun eliyle ortadan kaldırılmasıyla korktukları o şeyi göstermek istiyoruz. info
التفاسير:

external-link copy
7 : 28

وَأَوۡحَيۡنَآ إِلَىٰٓ أُمِّ مُوسَىٰٓ أَنۡ أَرۡضِعِيهِۖ فَإِذَا خِفۡتِ عَلَيۡهِ فَأَلۡقِيهِ فِي ٱلۡيَمِّ وَلَا تَخَافِي وَلَا تَحۡزَنِيٓۖ إِنَّا رَآدُّوهُ إِلَيۡكِ وَجَاعِلُوهُ مِنَ ٱلۡمُرۡسَلِينَ

Musa -aleyhisselam-'ın annesine iham ederek; Firavun ve kavminin, onu öldürmesinden endişe duyup korkuya kapılıncaya dek onu emzirmesini emrettik. Endişesi artınca onu sandığa koymasını ve Nil nehrine bırakmasını, asla onun boğulmasından ve Firavun'dan korkmamasını ve ondan ayrılması sebebiyle üzülmemesini emrettik. Zira Biz onu sana sağ olarak geri getireceğiz ve onu bir elçi olarak göndereceğiz. info
التفاسير:

external-link copy
8 : 28

فَٱلۡتَقَطَهُۥٓ ءَالُ فِرۡعَوۡنَ لِيَكُونَ لَهُمۡ عَدُوّٗا وَحَزَنًاۗ إِنَّ فِرۡعَوۡنَ وَهَٰمَٰنَ وَجُنُودَهُمَا كَانُواْ خَٰطِـِٔينَ

Musa'nın annesi, onu sandığa koyup, nehre bırakılmasına dair verdiğimiz ilhamı yerine getirdi. Ardından Firavun hanedanı onu bulup, aldı. Böylece Yüce Allah'ın iradesi gerçekleşecek Musa, Firavun'un düşmanı olacak, Yüce Allah onun eliyle Firavun'un krallığını yok ederek onları hüzne boğacaktır. Muhakkak Firavun, veziri Haman ve tüm yardımcıları; küfürleri, azgınlıkları ve yeryüzünde bozgunculuk yapmaları sebebiyle günahkâr kimselerdi. info
التفاسير:

external-link copy
9 : 28

وَقَالَتِ ٱمۡرَأَتُ فِرۡعَوۡنَ قُرَّتُ عَيۡنٖ لِّي وَلَكَۖ لَا تَقۡتُلُوهُ عَسَىٰٓ أَن يَنفَعَنَآ أَوۡ نَتَّخِذَهُۥ وَلَدٗا وَهُمۡ لَا يَشۡعُرُونَ

Firavun onu öldürmek istediği zaman karısı ona şöyle dedi: “Bu çocuk, benim ve senin için bir mutluluk kaynağıdır. Onu öldürme! Belki bize hizmet ederek faydalı olur veya onu evlat ediniriz." Oysa onlar, krallıklarının onun eliyle neye dönüşeceğini bilmiyorlardı. info
التفاسير:

external-link copy
10 : 28

وَأَصۡبَحَ فُؤَادُ أُمِّ مُوسَىٰ فَٰرِغًاۖ إِن كَادَتۡ لَتُبۡدِي بِهِۦ لَوۡلَآ أَن رَّبَطۡنَا عَلَىٰ قَلۡبِهَا لِتَكُونَ مِنَ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ

Musa -aleyhisselam-'ın annesinin yüreği, Musa’nın durumu dışında bütün dünya işlerinden boşalmış olarak sabahladı. Eğer biz, Rablerine tevekkül eden ve takdir ettiğine sabreden Müminlerden olması için onun kalbini sükûnet ve sabır vermek suretiyle sabit kılarak bağlamasaydık, neredeyse sabredemeyerek, az daha ona olan aşırı bağlılığı sebebiyle bu çocuğun kendisine ait olduğunu ortaya çıkaracaktı. info
التفاسير:

external-link copy
11 : 28

وَقَالَتۡ لِأُخۡتِهِۦ قُصِّيهِۖ فَبَصُرَتۡ بِهِۦ عَن جُنُبٖ وَهُمۡ لَا يَشۡعُرُونَ

Musa -aleyhisselam-'ın annesi, onu nehre bıraktıktan sonra kız kardeşine şöyle dedi: "Ona ne yapılacağını bilmek için onu takip et!'' Kız kardeşi de durumu açığa çıkmamak için Musa'yı uzaktan gözetledi. Firavun ve ahalisi o kişinin Musa'nın kız kardeşi olduğunu ve Musa hakkında araştırma yaptığını hiç hissedemediler. info
التفاسير:

external-link copy
12 : 28

۞ وَحَرَّمۡنَا عَلَيۡهِ ٱلۡمَرَاضِعَ مِن قَبۡلُ فَقَالَتۡ هَلۡ أَدُلُّكُمۡ عَلَىٰٓ أَهۡلِ بَيۡتٖ يَكۡفُلُونَهُۥ لَكُمۡ وَهُمۡ لَهُۥ نَٰصِحُونَ

Msâ, kendisini annesine döndürmeden önce Allah Teâlâ’nın takdiriyle kadınlardan süt emmeyi kabul etmemiştir. Kız kardeşi, bebeğin emzirilmesi konusunda onların gayretlerini görünce şöyle dedi: "Sizlere, bu bebeği samimiyetle emzirecek ve bakımını yerine getirecek bir ev halkını göstereyim mi?'' info
التفاسير:

external-link copy
13 : 28

فَرَدَدۡنَٰهُ إِلَىٰٓ أُمِّهِۦ كَيۡ تَقَرَّ عَيۡنُهَا وَلَا تَحۡزَنَ وَلِتَعۡلَمَ أَنَّ وَعۡدَ ٱللَّهِ حَقّٞ وَلَٰكِنَّ أَكۡثَرَهُمۡ لَا يَعۡلَمُونَ

Onu yakından görünce gözü aydın olsun, ayrılışından dolayı üzülmesin ve Yüce Allah’ın onu kendisine geri döndüreceğine dair vaadinin gerçek olduğunu ve hakkında hiçbir şüphe olmadığını bilsin diye, Mûsâ'yı annesine geri döndürdük. Fakat onların çoğu bu vaadi bilmediler. Ayrıca onun (Mûsâ'nın) annesi olduğunu da anlayamadılar. info
التفاسير:
Bu səhifədə olan ayələrdən faydalar:
• تدبير الله لعباده الصالحين بما يسلمهم من مكر أعدائهم.
Yüce Allah, salih kullarını düşmanlarının tuzaklarından kurtarmak için düzen kurar. info

• تدبير الظالم يؤول إلى تدميره.
Zalim kimsenin kurduğu tuzak/düzen, kendisinin yerle bir olmasına sebep olur. info

• قوة عاطفة الأمهات تجاه أولادهن.
Anneler çocuklarına karşı son derece şefkatlidirler. info

• جواز استخدام الحيلة المشروعة للتخلص من ظلم الظالم.
Zalimin zulmünden kurtulmak için, meşru ölçüde hile kullanmaya izin verilmiştir. info

• تحقيق وعد الله واقع لا محالة.
Allah Teâlâ’nın vaadi kaçınılmaz bir hakikat olarak gerçekleşmiştir. info