Vertaling van de betekenissen Edele Qur'an - De Turkse vertaling van de samenvatting van de tafsier van de Heilige Koran

Pagina nummer:close

external-link copy
21 : 9

يُبَشِّرُهُمۡ رَبُّهُم بِرَحۡمَةٖ مِّنۡهُ وَرِضۡوَٰنٖ وَجَنَّٰتٖ لَّهُمۡ فِيهَا نَعِيمٞ مُّقِيمٌ

Rabbleri olan Allah Teâlâ, rahmetinden kendilerini sevindirecek şeyleri onlara haber vermiştir. Rızası, onların üzerine olacaktır. Ve kesinlikle onlara kızmayacak, onları nimetleri bitmek tükenmek bilmeyen cennetlere girdirecektir. info
التفاسير:

external-link copy
22 : 9

خَٰلِدِينَ فِيهَآ أَبَدًاۚ إِنَّ ٱللَّهَ عِندَهُۥٓ أَجۡرٌ عَظِيمٞ

Onlar, o cennetlerde, dünyada yapmakta oldukları salih amellerinin karşılığı olarak sonu gelmeyecek şekilde devamlı olarak kalacaklardır. Şüphesiz emirlerini yerine getirip yasakladıklarından sakınan ve dini Allah Teâlâ'ya halis kılan kimselerin Yüce Allah katındaki mükâfatları çok büyüktür. info
التفاسير:

external-link copy
23 : 9

يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تَتَّخِذُوٓاْ ءَابَآءَكُمۡ وَإِخۡوَٰنَكُمۡ أَوۡلِيَآءَ إِنِ ٱسۡتَحَبُّواْ ٱلۡكُفۡرَ عَلَى ٱلۡإِيمَٰنِۚ وَمَن يَتَوَلَّهُم مِّنكُمۡ فَأُوْلَٰٓئِكَ هُمُ ٱلظَّٰلِمُونَ

Ey Allah'a iman eden ve O'nun resulünün getirdiklerine tabi olanlar! Bir olan Allah'a imana karşılık olarak küfrü tercih ederlerse, babalarınızı, soy kardeşlerinizi ve diğer seçkin akrabalarınızı, Müminlerin sırlarını kendileri ile paylaştığınız ve kendileri ile istişarede bulunduğunuz dostlar edinmeyin. Onlar küfür üzerinde kalmak hususunda ısrar ettikleri halde kim onları dost edinir ve onları sevdiğini izhar ederse, o kimse Yüce Allah'a isyan etmiştir. Ve işlediği günah sebebi ile nefsini helaka götürerek kendisine zulmetmiştir. info
التفاسير:

external-link copy
24 : 9

قُلۡ إِن كَانَ ءَابَآؤُكُمۡ وَأَبۡنَآؤُكُمۡ وَإِخۡوَٰنُكُمۡ وَأَزۡوَٰجُكُمۡ وَعَشِيرَتُكُمۡ وَأَمۡوَٰلٌ ٱقۡتَرَفۡتُمُوهَا وَتِجَٰرَةٞ تَخۡشَوۡنَ كَسَادَهَا وَمَسَٰكِنُ تَرۡضَوۡنَهَآ أَحَبَّ إِلَيۡكُم مِّنَ ٱللَّهِ وَرَسُولِهِۦ وَجِهَادٖ فِي سَبِيلِهِۦ فَتَرَبَّصُواْ حَتَّىٰ يَأۡتِيَ ٱللَّهُ بِأَمۡرِهِۦۗ وَٱللَّهُ لَا يَهۡدِي ٱلۡقَوۡمَ ٱلۡفَٰسِقِينَ

-Ey Peygamber!- De ki: -Ey Müminler!- Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız, kazandığınız mallar, revaçta olmasını istediğiniz ticaretiniz ve kesada uğramasından korktuğunuz ticaretiniz, içerisinde barınmaktan hoşlandığınız evleriniz, işte bunların hepsi size Allah'tan, resulünden ve Allah'ın yolunda cihat etmekten daha sevgili ise artık Yüce Allah'ın, cezasını ve azabını sizin üzerinize indirmesini bekleyin. Allah Teâlâ, rızasını kazandıracak olan amelleri terk ederek taatinden çıkanları muvaffak kılmaz. info
التفاسير:

external-link copy
25 : 9

لَقَدۡ نَصَرَكُمُ ٱللَّهُ فِي مَوَاطِنَ كَثِيرَةٖ وَيَوۡمَ حُنَيۡنٍ إِذۡ أَعۡجَبَتۡكُمۡ كَثۡرَتُكُمۡ فَلَمۡ تُغۡنِ عَنكُمۡ شَيۡـٔٗا وَضَاقَتۡ عَلَيۡكُمُ ٱلۡأَرۡضُ بِمَا رَحُبَتۡ ثُمَّ وَلَّيۡتُم مُّدۡبِرِينَ

-Ey Müminler!- Muhakkak ki Allah, pek çok savaşta müşriklerden olan düşmanlarınıza karşı sayınızın az olmasına ve gücünüzün de zayıf olmasına rağmen O'na tevekkül etmeniz ve sebeplere sarılmanız sebebiyle size yardım etmişti. Siz, bu savaşlarda çokluğunuz ile böbürlenmemiş ve çokluk, onlara karşı size yardım edilmesine sebep olmamıştı. Huneyn Günü'nde size yardım etti, çokluğunuz sizi böbürlendirmiş ve şöyle demiştiniz: "Bugün az olmaktan dolayı yenilmeyeceğiz." Sizi gururlandıran çokluğunuz size bir fayda sağlamamıştı. Ve düşmanlarınız size galip gelmişlerdi. Yeryüzü bütün genişliğine rağmen size dar gelmiş ve yenilmiş bir şekilde arkanıza dönerek düşmanlarınızdan kaçmıştınız. info
التفاسير:

external-link copy
26 : 9

ثُمَّ أَنزَلَ ٱللَّهُ سَكِينَتَهُۥ عَلَىٰ رَسُولِهِۦ وَعَلَى ٱلۡمُؤۡمِنِينَ وَأَنزَلَ جُنُودٗا لَّمۡ تَرَوۡهَا وَعَذَّبَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْۚ وَذَٰلِكَ جَزَآءُ ٱلۡكَٰفِرِينَ

Düşmanınızdan kaçmanızdan sonra Allah, peygamberi ve Müminlerin üzerine rahatlık indirmiş ve böylece sizler savaşta sebat etmiştiniz. Görmediğiniz melekler indirmiş, kâfirlere ise öldürülme, esir alınma ve mallarının ele geçirilmesi ile azap etmişti. Onların cezalandırıldığı bu cezanın sebebi, onların peygamberlerini yalanlamaları ve O'nun getirdiklerinden yüz çevirmeleriydi. info
التفاسير:
Voordelen van de verzen op deze pagina:
• مراتب فضل المجاهدين كثيرة، فهم أعظم درجة عند الله من كل ذي درجة، فلهم المزية والمرتبة العلية، وهم الفائزون الظافرون الناجون، وهم الذين يبشرهم ربهم بالنعيم.
Mücahitlerin makamlarının fazileti oldukça yüksektir. Onlar, Allah katında her derece sahibinden daha büyük derecelere sahiptirler. Onlar için yüksek dereceler ve meziyetler vardır. Onlar; kazananlar, üstün olanlar ve kurtulanlardır. Rablerinin kendilerini nimetlerle müjdelediği kimseler de onlardır. info

• في الآيات أعظم دليل على وجوب محبة الله ورسوله، وتقديم هذه المحبة على محبة كل شيء.
Ayetlerde, Yüce Allah'ı ve resulünü sevmenin ve onların sevgisini her şeyin üzerinde tutmanın gerekliliğine dair delil vardır. info

• تخصيص يوم حنين بالذكر من بين أيام الحروب؛ لما فيه من العبرة بحصول النصر عند امتثال أمر الله ورسوله صلى الله عليه وسلم وحصول الهزيمة عند إيثار الحظوظ العاجلة على الامتثال.
Huneyn Savaşının olduğu günün, savaşların olduğu diğer günler arasından özellikle zikredilmesinin sebebi; bu günde birtakım ibretlerin olmasıdır. Bu ibretler, Allah'ın ve resulü -sallallahu aleyhi ve sellem-'in emirlerini yerine getirmek ile yardımın elde edilmiş olmasıdır. Hezimetin ise, acele edilen arzu ve isteklerin Allah'ın ve Peygamberinin emrinin önüne geçirilmesi sebebi ile olmasıdır. info

• فضل نزول السكينة، فسكينة الرسول صلى الله عليه وسلم سكينة اطمئنان على المسلمين الذين معه وثقة بالنصر، وسكينة المؤمنين سكينة ثبات وشجاعة بعد الجَزَع والخوف.
Sükûnetin inmesinin fazileti beyan edilmiştir. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in sükûneti kendisi ile birlikte olan Müslümanlara, zaferi ve yardımı elde edeceklerine dair güvenle oluşan bir sükûnettir. Müminlerin sükûneti ise, korku ve endişe sonrası cesaret gösterip sebat etmeleridir. info