அல்குர்ஆன் மொழிபெயர்ப்பு - அரபு மொழி- அல்முக்தஸர் பீ தப்ஸீரில் குர்ஆனில் கரீமுக்கான துருக்கி மொழிபெயர்ப்பு

பக்க எண்:close

external-link copy
95 : 6

۞ إِنَّ ٱللَّهَ فَالِقُ ٱلۡحَبِّ وَٱلنَّوَىٰۖ يُخۡرِجُ ٱلۡحَيَّ مِنَ ٱلۡمَيِّتِ وَمُخۡرِجُ ٱلۡمَيِّتِ مِنَ ٱلۡحَيِّۚ ذَٰلِكُمُ ٱللَّهُۖ فَأَنَّىٰ تُؤۡفَكُونَ

Şüphesiz Allah, tek başına taneyi ve çekirdeği yarıp filizlendiren ve ondan ekini çıkarandır. Çekirdeği çatlatıp hurma, üzüm ve benzeri ağaçları çıkarandır. Diriyi ölüden çıkaran; insanı vesair hayvanları meniden, spermden yaratandır. Ölüyü de diriden çıkaran, spermi insandan ve yumurtayı tavuktan çıkarandır. Bunların hepsini yapan sizi yaratan Allah'tır. -Ey Müşrikler!- Örneksiz yaratmasını ve harika yoktan var edişini görmenize rağmen nasıl olur da haktan yüz çeviriyorsunuz? info
التفاسير:

external-link copy
96 : 6

فَالِقُ ٱلۡإِصۡبَاحِ وَجَعَلَ ٱلَّيۡلَ سَكَنٗا وَٱلشَّمۡسَ وَٱلۡقَمَرَ حُسۡبَانٗاۚ ذَٰلِكَ تَقۡدِيرُ ٱلۡعَزِيزِ ٱلۡعَلِيمِ

O -Subhânehu ve Teâlâ- gecenin karanlığını yarıp sabahın aydınlığını ortaya çıkarandır. Geceyi, insanların gündüz vaktinde geçimlerini kazanmak için çaba sarf ettikten sonra dinlenmeleri için sükûnet zamanı kılmıştır. O, Güneş ve Ay'ı takdir edilen bir hesap ile yörüngelerinde hareket eder kılmıştır. Bu zikredilenler Allah'ın örneksiz görkemli sanatının eserleridir ve bunlar kendisine hiçbir kimsenin galip gelmediği Aziz olan Allah'ın takdiri ve değerlendirmesi ile var olmuşlardır. Yarattıklarını ve onlar için yararlı olanları en iyi bilendir. info
التفاسير:

external-link copy
97 : 6

وَهُوَ ٱلَّذِي جَعَلَ لَكُمُ ٱلنُّجُومَ لِتَهۡتَدُواْ بِهَا فِي ظُلُمَٰتِ ٱلۡبَرِّ وَٱلۡبَحۡرِۗ قَدۡ فَصَّلۡنَا ٱلۡأٓيَٰتِ لِقَوۡمٖ يَعۡلَمُونَ

-Ey Âdemoğlu!- Deniz ve karada yolculuk ettiğiniz zaman yolunuzu kaybettiğinizde kendileri ile yolunuzu bulmanız için Allah -Subhânehu ve Teâlâ- gökteki yıldızları yaratmıştır. Kudretimize delalet eden apaçık delilleri açıkladık ki, bu topluluk apaçık delilleri düşünüp ibret alıp onlardan istifade etsinler. info
التفاسير:

external-link copy
98 : 6

وَهُوَ ٱلَّذِيٓ أَنشَأَكُم مِّن نَّفۡسٖ وَٰحِدَةٖ فَمُسۡتَقَرّٞ وَمُسۡتَوۡدَعٞۗ قَدۡ فَصَّلۡنَا ٱلۡأٓيَٰتِ لِقَوۡمٖ يَفۡقَهُونَ

O -Subhânehu ve Teâlâ- sizi bir tek nefisten yaratmıştır, bu nefis babanız Âdem'in nefsidir. Sizin yaratılışınıza babanızı çamurdan yaratarak başladı. Sonra, sizi ondan yarattı. Sizin için bir kalma yeri (ana rahmi), bir de emanet olarak konulacağınız yeri (babalarınızın sulbünü) yarattı. Ant olsun ki, Allah'ın kelamını anlayan bir toplum için ayetleri ayrıntılı bir şekilde açıkladık. info
التفاسير:

external-link copy
99 : 6

وَهُوَ ٱلَّذِيٓ أَنزَلَ مِنَ ٱلسَّمَآءِ مَآءٗ فَأَخۡرَجۡنَا بِهِۦ نَبَاتَ كُلِّ شَيۡءٖ فَأَخۡرَجۡنَا مِنۡهُ خَضِرٗا نُّخۡرِجُ مِنۡهُ حَبّٗا مُّتَرَاكِبٗا وَمِنَ ٱلنَّخۡلِ مِن طَلۡعِهَا قِنۡوَانٞ دَانِيَةٞ وَجَنَّٰتٖ مِّنۡ أَعۡنَابٖ وَٱلزَّيۡتُونَ وَٱلرُّمَّانَ مُشۡتَبِهٗا وَغَيۡرَ مُتَشَٰبِهٍۗ ٱنظُرُوٓاْ إِلَىٰ ثَمَرِهِۦٓ إِذَآ أَثۡمَرَ وَيَنۡعِهِۦٓۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكُمۡ لَأٓيَٰتٖ لِّقَوۡمٖ يُؤۡمِنُونَ

O -Subhanehu ve Teâlâ- gökten yağmur suyunu indirendir. İşte biz o su ile yerden her çeşit nebat çıkardık. Bu nebattan da yeşil ekinler ve ağaçlar çıkardık. O yeşillikten başaklarda olduğu gibi birbiri üzerine binmiş taneler, hurma tomurcuğundan ayakta olan ya da oturan kimsenin koparması kolay salkımlar, üzüm bağları çıkardık. Yaprakları birbirlerine benzeyen ve meyveleri birbirlerinden farklı olan zeytin ve nar bahçeleri meydana getirdik. -Ey insanlar!- Bütün bu nebatatın önce ilk meyve verdikleri ve bir de olgunlaştığı zaman meyvesine bir bakın. -Ey insanlar!- Kuşkusuz bütün bunlarda Allah'ın kudretine iman eden toplum için deliller vardır. İşte onlar bu delillerden ve burhanlardan istifade eden kimselerdir. info
التفاسير:

external-link copy
100 : 6

وَجَعَلُواْ لِلَّهِ شُرَكَآءَ ٱلۡجِنَّ وَخَلَقَهُمۡۖ وَخَرَقُواْ لَهُۥ بَنِينَ وَبَنَٰتِۭ بِغَيۡرِ عِلۡمٖۚ سُبۡحَٰنَهُۥ وَتَعَٰلَىٰ عَمَّا يَصِفُونَ

Müşrikler, cinlerin fayda ve zarar verdiklerine inandıklarından dolayı onları Allah'a ibadette ortak kabul etmiş oldular. Oysa ki onları da Allah'tan başkası yaratmış değildir. Hâlbuki ibadet edilmeye layık sadece Allah'tır. Yahudilerin Üzeyir için ve Hristiyanların İsa için yaptığı gibi Yüce Allah'a oğul ve müşriklerin yaptığı gibi de melekleri kızları olarak isnat ettiler. Hâşâ! O, batıl ehlinin ileri sürdüğü vasıflardan uzak ve yücedir. info
التفاسير:

external-link copy
101 : 6

بَدِيعُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِۖ أَنَّىٰ يَكُونُ لَهُۥ وَلَدٞ وَلَمۡ تَكُن لَّهُۥ صَٰحِبَةٞۖ وَخَلَقَ كُلَّ شَيۡءٖۖ وَهُوَ بِكُلِّ شَيۡءٍ عَلِيمٞ

O -Subhanehu ve Teâlâ- gökleri ve yeri önceden bir benzeri olmadan yaratandır. O'nun bir eşi olmadığı halde nasıl çocuğu olabilir? Kesinlikle her şeyi O yaratmıştır, her şeyi hakkıyla bilen O'dur ve hiçbir şey O'na gizli kalmaz. info
التفاسير:
இப்பக்கத்தின் வசனங்களிலுள்ள பயன்கள்:
• الاستدلال ببرهان الخلق والرزق (تخليق النبات ونموه وتحول شكله وحجمه ونزول المطر) وببرهان الحركة (حركة الأفلاك وانتظام سيرها وانضباطها)؛ وكلاهما ظاهر مشاهَد - على انفراد الله سبحانه وتعالى بالربوبية واستحقاق الألوهية.
Yaratma ve rızıklandırma (Nebatatın yaratılması, yetişip büyümesi, şekil ve hacim yönünden değişmesi ve yağmurun yağması) ve hareket delili (Gökte bulunan cisimlerin hareket etmesi, intizam içinde yörüngelerindeki seyri ve tam olarak uyum içerisinde olmaları) açık ve net olarak Allah -Subhanehu ve Teâlâ-'nın rububiyette ve uluhiyette birliğine ve tek başına hak ettiğine şahitlik etmektedir. info

• بيان ضلال وسخف عقول المشركين في عبادتهم للجن.
Müşriklerin cinlere ibadet etmesindeki sapıklıkları ve akıllarının ne kadar kıt olduğu beyan edilmektedir. info