ߞߎ߬ߙߣߊ߬ ߞߟߊߒߞߋ ߞߘߐ ߟߎ߬ ߘߟߊߡߌߘߊ - ߟߊߘߛߏߣߍ߲ ߕߙߎߞߌ߫ ߘߟߊߡߌߘߊ ߞߎ߬ߙߣߊ߬ ߞߟߊߒߞߋ ߞߘߐߦߌߘߊ ߘߐ߫

ߞߐߜߍ ߝߙߍߕߍ:close

external-link copy
17 : 8

فَلَمۡ تَقۡتُلُوهُمۡ وَلَٰكِنَّ ٱللَّهَ قَتَلَهُمۡۚ وَمَا رَمَيۡتَ إِذۡ رَمَيۡتَ وَلَٰكِنَّ ٱللَّهَ رَمَىٰ وَلِيُبۡلِيَ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ مِنۡهُ بَلَآءً حَسَنًاۚ إِنَّ ٱللَّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٞ

Ey Müminler! Siz Bedir gününde müşrikleri, kendi gücünüzle ve kuvvetinizle öldürmediniz. Fakat Allah size yardım etti. Ey Peygamber! Sen müşriklere attığın zaman sen atmadın, fakat senin okunu onlara ulaştırması ile Yüce Allah attı. Allah, Müminlerin sayı bakımından az ve silahlarının eksik olmasına rağmen vermiş olduğu bu nimetle imtihan etti ki şükredesiniz. Şüphesiz Allah, dualarınızı ve söylediklerinizi duyandır, yaptıklarınızı ve sizin için uygun olanları hakkıyla bilendir. info
التفاسير:

external-link copy
18 : 8

ذَٰلِكُمۡ وَأَنَّ ٱللَّهَ مُوهِنُ كَيۡدِ ٱلۡكَٰفِرِينَ

Müşriklerin öldürülmesi, hezimete uğrayıncaya kadar ok yağmuruna tutulmaları ve dönüp kaçmaları, Müminlerin düşmanlarına karşı üstün gelmeleri için onlara Yüce Allah tarafından verilmiş bir nimettir. Yüce Allah, muhakkak kâfirlerin İslam'a karşı hazırlamış oldukları tuzaklarını zayıflatır. info
التفاسير:

external-link copy
19 : 8

إِن تَسۡتَفۡتِحُواْ فَقَدۡ جَآءَكُمُ ٱلۡفَتۡحُۖ وَإِن تَنتَهُواْ فَهُوَ خَيۡرٞ لَّكُمۡۖ وَإِن تَعُودُواْ نَعُدۡ وَلَن تُغۡنِيَ عَنكُمۡ فِئَتُكُمۡ شَيۡـٔٗا وَلَوۡ كَثُرَتۡ وَأَنَّ ٱللَّهَ مَعَ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ

Ey müşrikler! Şayet Yüce Allah'ın azap ve şiddetinin saldırgan zalimlerin üzerine gelmesini istiyorsanız; kesinlikle şunu bilin ki, Yüce Allah talep ettiğinizi başınıza indirmiştir. Bu sizin için ceza ve işkencedir, muttakiler için de ibret ve öğüttür. Eğer bunu talep etmekten vazgeçerseniz, sizin için daha iyi olur. Belki de Yüce Allah size mühlet verip, sizden intikam almayı ertelemiştir. Eğer tekrar bunu talep etmeye ve Müminlerle savaşmaya dönerseniz, biz de tekrar üzerinize azabı indirir ve Müminleri de sizin üzerinize muzaffer kılarız. Müminlerin sayı bakımından az, sizlerin ve size yardım edenlerin sayısı ve silahları çok olsa da bu sizlere asla fayda vermeyecektir. Kuşkusuz Yüce Allah, yardım ve desteği ile Müminlerle beraberdir. Şüphesiz Yüce Allah kiminle beraber olursa onu mağlup edecek kimse yoktur. info
التفاسير:

external-link copy
20 : 8

يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ أَطِيعُواْ ٱللَّهَ وَرَسُولَهُۥ وَلَا تَوَلَّوۡاْ عَنۡهُ وَأَنتُمۡ تَسۡمَعُونَ

Ey Allah'a iman edenler ve resulüne tabi olanlar! Emirlerine uyarak ve yasaklarından kaçınarak Allah'a ve resulüne itaat ediniz. Yüce Allah'ın ayetleri sizlere okunup duruyorken emirlerine muhalefet ederek ve yasaklarını işleyerek asla O'ndan yüz çevirmeyin. info
التفاسير:

external-link copy
21 : 8

وَلَا تَكُونُواْ كَٱلَّذِينَ قَالُواْ سَمِعۡنَا وَهُمۡ لَا يَسۡمَعُونَ

Ey Müminler! Kendilerine Allah'ın ayetleri okunduğunda; Kur'an'dan bize okunanı kulaklarımızla duyduk diyen münafık ve müşrikler gibi olmayınız. Onlar düşünüp öğüt alma kastıyla dinlemedikleri için duyduklarından istifade edemiyorlar. info
التفاسير:

external-link copy
22 : 8

۞ إِنَّ شَرَّ ٱلدَّوَآبِّ عِندَ ٱللَّهِ ٱلصُّمُّ ٱلۡبُكۡمُ ٱلَّذِينَ لَا يَعۡقِلُونَ

Şüphesiz Allah katında yeryüzünde hareket eden canlıların en şerlisi, hakkı kabul edecek şekilde duymayan sağırlar ve konuşamayan dilsizlerdir. Onlar Allah'ın emirlerini ve yasaklarını idrak edemeyenlerdir. info
التفاسير:

external-link copy
23 : 8

وَلَوۡ عَلِمَ ٱللَّهُ فِيهِمۡ خَيۡرٗا لَّأَسۡمَعَهُمۡۖ وَلَوۡ أَسۡمَعَهُمۡ لَتَوَلَّواْ وَّهُم مُّعۡرِضُونَ

Eğer Allah, yalanlayan bu müşriklerde hayır olduğunu bilseydi elbette onlara faydalanacakları apaçık delil ve burhanları anlamalarını sağlardı. Fakat onlarda hayır olmadığını biliyordu. Şayet Allah -Subhanehu ve Teâlâ- bunu işitmelerini takdir etseydi, onlar inatlarından dolayı yine imandan yüz çevirip dönerlerdi. info
التفاسير:

external-link copy
24 : 8

يَٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱسۡتَجِيبُواْ لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمۡ لِمَا يُحۡيِيكُمۡۖ وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ يَحُولُ بَيۡنَ ٱلۡمَرۡءِ وَقَلۡبِهِۦ وَأَنَّهُۥٓ إِلَيۡهِ تُحۡشَرُونَ

Ey Allah'a iman edenler ve resulüne tabi olanlar! Size hayat verecek şeylere sizi davet ettiği zaman emrettiklerine uyarak ve yasaklarından sakınarak Yüce Allah'a ve resulüne icabet ediniz. Kuşkusuz Allah'ın her şeye kadir olduğuna içtenlikle iman ediniz. Siz hakkı reddettikten sonra, O sizinle hakka uymanız arasına girmeye kadirdir. O'na dönmeye acele etmelisiniz. Kıyamet gününde yalnız Allah'ın huzurunda toplanacağınıza kesin olarak iman ediniz. Zira O, dünyada yapmış olduğunuz amellerinizin karşılığını size verecektir. info
التفاسير:

external-link copy
25 : 8

وَٱتَّقُواْ فِتۡنَةٗ لَّا تُصِيبَنَّ ٱلَّذِينَ ظَلَمُواْ مِنكُمۡ خَآصَّةٗۖ وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ شَدِيدُ ٱلۡعِقَابِ

Ey Müminler! Sadece içinizden zulmedenlere isabet etmeyecek olan bir azaptan sakının. Bilakis bu azap hem zalimlere ve hem de başkalarına isabet edecektir. Bu zulüm ortaya çıkar ve onu değiştirenler bulunmaz ise gerçekleşir. Yüce Allah'ın isyan edenlere karşı cezasının çok şiddetli olduğunu kesin olarak bilin. O'na karşı günah işlemekten de sakının. info
التفاسير:
ߟߝߊߙߌ ߟߎ߫ ߢߊ߬ߕߣߐ ߘߏ߫ ߞߐߜߍ ߣߌ߲߬ ߞߊ߲߬:
• من كان الله معه فهو المنصور وإن كان ضعيفًا قليلًا عدده، وهذه المعية تكون بحسب ما قام به المؤمنون من أعمال الإيمان.
Yüce Allah kiminle beraber olursa, zayıf ve sayıları az da olsa mutlaka muzaffer olan onlardır. Yüce Allah'ın bu beraberliği Müminlerin imanlarının gerekli kıldığı amelleri yerine getirmelerine göre gerçekleşir. info

• المؤمن مطالب بالأخذ بالأسباب المادية، والقيام بالتكليف الذي كلفه الله، ثم يتوكل على الله، ويفوض الأمر إليه، أما تحقيق النتائج والأهداف فهو متروك لله عز وجل.
Mümin maddi sebepleri yerine getirip, Yüce Allah'ın kendisini mükellef kıldıklarıyla sorumludur. Sonra Allah'a tevekkül eder ve bütün işlerini O'na havale eder. Sonuçların ve hedeflerin gerçekleşmesi ise, Allah -Azze ve Celle-'ye bırakılmıştır. info

• في الآيات دليل على أن الله تعالى لا يمنع الإيمان والخير إلا عمَّن لا خير فيه، وهو الذي لا يزكو لديه هذا الإيمان ولا يثمر عنده.
Ayetlerde Allah Teâlâ'nın, imanı ve hayrı ancak kendisinde hayır olmayan kimselerden engellediğine dair delil vardır. O kimsenin imanı artmaz ve herhangi bir sonuç vermez. info

• على العبد أن يكثر من الدعاء: يا مقلب القلوب ثبِّت قلبي على دينك، يا مُصرِّف القلوب اصرف قلبي إلى طاعتك.
Kulun üzerine düşen: "Ey kalpleri çeviren (Allah'ım)! Benim kalbimi senin dinin üzerine sabit kıl, Ey kalpleri yönlendiren (Allah'ım) kalbimi itaatına yönlendir!" diyerek çokça dua yapması gerekir. info

• أَمَرَ الله المؤمنين ألا يُقِرُّوا المنكر بين أظهرهم فيعُمَّهم العذاب.
Allah, Müminlere münkeri aralarında kabul etmemelerini emretti, yoksa azap hepsini kuşatıp, çevreler. info