ការបកប្រែអត្ថន័យគួរអាន - ការអធិប្បាយសង្ខេបអំពីគម្ពីគួរអានជាភាសាទួរគី

លេខ​ទំព័រ:close

external-link copy
128 : 4

وَإِنِ ٱمۡرَأَةٌ خَافَتۡ مِنۢ بَعۡلِهَا نُشُوزًا أَوۡ إِعۡرَاضٗا فَلَا جُنَاحَ عَلَيۡهِمَآ أَن يُصۡلِحَا بَيۡنَهُمَا صُلۡحٗاۚ وَٱلصُّلۡحُ خَيۡرٞۗ وَأُحۡضِرَتِ ٱلۡأَنفُسُ ٱلشُّحَّۚ وَإِن تُحۡسِنُواْ وَتَتَّقُواْ فَإِنَّ ٱللَّهَ كَانَ بِمَا تَعۡمَلُونَ خَبِيرٗا

Eğer bir kadın kocasının uzaklaşma ve isteksizliğinden korkarsa, kadının nafaka ve geceleme hakkı gibi bazı haklarından vazgeçerek uzlaşmalarında ikisi için de bir günah yoktur. Bu durumda uzlaşmak, boşanmaktan daha hayırlıdır. Nefisler hırs ve cimriliğe elverişli yaratılmıştır. Asla kendi hakkından ödün vermeyi arzulamaz. Evli olan eşlere bu ahlakın bir ilacı olan nefsi terbiye ederek müsamaha ve iyilik etmesi yakışır. Eğer bütün işlerinizi güzel yaparsanız ve emirlerini yerine getirerek ve yasaklarından kaçınarak Allah'tan korkarsanız, şüphesiz Allah sizin bütün yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. O'na hiçbir şey gizli kalmaz. Sizlere amellerinize göre karşılık verecektir. info
التفاسير:

external-link copy
129 : 4

وَلَن تَسۡتَطِيعُوٓاْ أَن تَعۡدِلُواْ بَيۡنَ ٱلنِّسَآءِ وَلَوۡ حَرَصۡتُمۡۖ فَلَا تَمِيلُواْ كُلَّ ٱلۡمَيۡلِ فَتَذَرُوهَا كَٱلۡمُعَلَّقَةِۚ وَإِن تُصۡلِحُواْ وَتَتَّقُواْ فَإِنَّ ٱللَّهَ كَانَ غَفُورٗا رَّحِيمٗا

-Ey kocalar!- Ne kadar gayret etseniz de eşlerinize karşı kalbinizin meyletmesinde, sizin kontrolünüzün dışında olan sebeplerden ötürü tam bir şekilde adil davranarak adaletli olmayı başaramazsınız. Öyleyse sevmediğiniz hanımınızı tamamıyla bırakıp ondan uzaklaşmayın. Onu, ne ihtiyaçlarını yerine getirecek bir kocası olan, ne de kocası olmayıp evlenmeyi bekleyen bir kadın gibi askıda kalmış olarak bırakmayın. Hanımınızın hakkı olup sizin yapmak istemediğiniz şeyler için kendinizi zorlayarak aranızı düzeltir, hanımınız hakkında Allah'tan korkarsanız, şüphesiz Yüce Allah sizi bağışlayandır ve merhamet edendir. info
التفاسير:

external-link copy
130 : 4

وَإِن يَتَفَرَّقَا يُغۡنِ ٱللَّهُ كُلّٗا مِّن سَعَتِهِۦۚ وَكَانَ ٱللَّهُ وَٰسِعًا حَكِيمٗا

Eğer eşler talak veya hulu' (kocaya verilmek üzere bedel mukabilinde koca ile karı arasındaki evlilik hayatına son verme) kadının boşanma isteğiyle ayrılırsa, Allah her iki tarafı da geniş lütfuyla müstağni kılar. Allah geniş fazilet ve rahmet sahibidir. Hükümlerinde ve yönetiminde hikmet sahibidir info
التفاسير:

external-link copy
131 : 4

وَلِلَّهِ مَا فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَمَا فِي ٱلۡأَرۡضِۗ وَلَقَدۡ وَصَّيۡنَا ٱلَّذِينَ أُوتُواْ ٱلۡكِتَٰبَ مِن قَبۡلِكُمۡ وَإِيَّاكُمۡ أَنِ ٱتَّقُواْ ٱللَّهَۚ وَإِن تَكۡفُرُواْ فَإِنَّ لِلَّهِ مَا فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَمَا فِي ٱلۡأَرۡضِۚ وَكَانَ ٱللَّهُ غَنِيًّا حَمِيدٗا

Göklerde, yerde ve ikisinin arasında her ne varsa hepsinin mülkü yalnızca Allah’a aittir. Yahudi ve Hristiyan olan ehlikitap'tan ve sizlerden de Allah’ın emirlerini yerine getirip yasaklarından sakınacağınıza dair söz aldık. Bu sözünüzü inkâr ederseniz kendinizden başkasına bir zarar veremezsiniz. Allah’ın sizin ibadetlerinize ihtiyacı yoktur. Göklerde ve yerde ne varsa O'nun mülküdür. O'nun hiçbir mahlukatına ihtiyacı yoktur. O bütün sıfatları ve fiilleriyle övülmüştür. info
التفاسير:

external-link copy
132 : 4

وَلِلَّهِ مَا فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَمَا فِي ٱلۡأَرۡضِۚ وَكَفَىٰ بِٱللَّهِ وَكِيلًا

Göklerde, yerde her ne varsa hepsinin mülkü yalnızca Allah'a aittir. O, itaat edilmeyi hak edendir. mahlukatının bütün işlerinin yönetimini yüklenmiş olarak Allah yeter. info
التفاسير:

external-link copy
133 : 4

إِن يَشَأۡ يُذۡهِبۡكُمۡ أَيُّهَا ٱلنَّاسُ وَيَأۡتِ بِـَٔاخَرِينَۚ وَكَانَ ٱللَّهُ عَلَىٰ ذَٰلِكَ قَدِيرٗا

-Ey insanlar!- Eğer Allah dilerse hepinizi yok eder ve ardından Allah'a itaat eden ve O'na isyan etmeyen başkalarını getirir. Şüphesiz Allah’ın bunu yapmaya gücü yeter. info
التفاسير:

external-link copy
134 : 4

مَّن كَانَ يُرِيدُ ثَوَابَ ٱلدُّنۡيَا فَعِندَ ٱللَّهِ ثَوَابُ ٱلدُّنۡيَا وَٱلۡأٓخِرَةِۚ وَكَانَ ٱللَّهُ سَمِيعَۢا بَصِيرٗا

-Ey insanlar!- Sizlerden kim yaptığı ameliyle sadece dünya hayatının mükâfatını arzuluyorsa şunu iyi bilsin ki, Allah’ın katında hem dünya hem de ahiret hayatının mükâfatı vardır. Her ikisinin sevabı da O'ndan istenir. Allah sizin sözlerinizi işitir, yaptıklarınızı görür ve size bunların karşılığını verecektir. info
التفاسير:
ក្នុង​ចំណោម​អត្ថប្រយោជន៍​នៃអាយ៉ាត់ទាំងនេះក្នុងទំព័រនេះ:
• استحباب المصالحة بين الزوجين عند المنازعة، وتغليب المصلحة بالتنازل عن بعض الحقوق إدامة لعقد الزوجية.
Anlaşmazlık halinde karı kocanın aralarında uzlaşmalarının müstehap olduğu ve evlilik akdinin devamı için bazı haklardan feragat edilmesiyle maslahatın öne çıkarılması tavsiye edilmiştir. info

• أوجب الله تعالى العدل بين الزوجات خاصة في الأمور المادية التي هي في مقدور الأزواج، وتسامح الشرع حين يتعذر العدل في الأمور المعنوية، كالحب والميل القلبي.
Allah Teâlâ özellikle kocaların muktedir olduğu maddi meselelerde eşler arasında adaletli olmayı farz kılmıştır. Din, sevgi ve kalbin meyletmesi gibi adaletin mümkün olmadığı manevi meselelerde müsamaha göstermiştir. info

• لا حرج على الزوجين في الفراق إذا تعذرت العِشْرة بينهما.
İkisinin beraber yaşamasının mümkün olmadığı durumlarda karı kocanın birbirinden ayrılmalarında bir sorun yoktur. info

• الوصية الجامعة للخلق جميعًا أولهم وآخرهم هي الأمر بتقوى الله تعالى بامتثال الأوامر واجتناب النواهي.
İlk yaratılan (insandan) sonuncusuna kadar bütün yaratılmış insanlara verilen evrensel buyruk, emirlerini yerine getirip yasaklarından sakınarak Allah Teâlâ’dan korkmaktır. info