Şüphesiz Mûsâ'ya, yetişilmesinden korkmadan ve (boğulmaktan) endişe duymaksızın kullarımı geceleyin yürüyüşe geçir ve onlara denizde kuru bir yol aç diye vahyettik.
Size rızık olarak verdiklerimizin temiz olanlarından yiyiniz, bu hususta taşkınlık ve nankörlük de etmeyiniz; sonra size gazabım iner. Gazabıma uğrayan yıkılıp yok olur gider.
Mûsâ kızgın ve kederli bir şekilde kavmine döndü. Dedi ki: “Ey kavmim, Rabbiniz size güzel bir vaatte bulunmadı mı? Yoksa aradan geçen süre size uzun mu geldi, yahut üzerinize Rabbinizden bir gazabın gelmesini mi istediniz de bana olan vaadinizde durmadınız?”
Dediler ki, “Sana verdiğimiz sözden kendi isteğimizle caymış değiliz. Fakat biz Mısır halkının mücevheratından yüklü miktarlarda takınmıştık. İşte onları ateşe attık. Sâmirî de aynı şekilde attı.”