ترجمة معاني القرآن الكريم - الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

رقم الصفحة:close

external-link copy
154 : 37

مَا لَكُمۡ كَيۡفَ تَحۡكُمُونَ

Ey Müşrikler! Size ne oluyor da; kızları Yüce Allah'a, erkekleri kendinize nispet ederek adaletsiz bir şekilde hükmediyorsunuz? info
التفاسير:

external-link copy
155 : 37

أَفَلَا تَذَكَّرُونَ

Üzerinde olduğunuz bu bozuk inancın batıl olduğunu düşünüp öğüt almıyor musunuz? Eğer düşünüp öğüt alsaydınız, bu batıl sözü söylemezdiniz. info
التفاسير:

external-link copy
156 : 37

أَمۡ لَكُمۡ سُلۡطَٰنٞ مُّبِينٞ

Yoksa onunla ilgili sizin iddialarınızı doğrulayacak bir kitaptan veya bir resulden apaçık bir deliliniz mi var? info
التفاسير:

external-link copy
157 : 37

فَأۡتُواْ بِكِتَٰبِكُمۡ إِن كُنتُمۡ صَٰدِقِينَ

Şayet iddianızda sadıksanız içinde delilinizi bulunduran kitabınızı getirin. info
التفاسير:

external-link copy
158 : 37

وَجَعَلُواْ بَيۡنَهُۥ وَبَيۡنَ ٱلۡجِنَّةِ نَسَبٗاۚ وَلَقَدۡ عَلِمَتِ ٱلۡجِنَّةُ إِنَّهُمۡ لَمُحۡضَرُونَ

Müşrikler, Yüce Allah ile gözle görülmeyen melekler arasında bir soy bağı olduğunu öne sürerek meleklerin Allah'ın kızları olduğunu iddia ettiler. Şüphesiz melekler, Yüce Allah'ın müşrikleri hesaba çekmek için hazır bulunduracağını bilmektedir. info
التفاسير:

external-link copy
159 : 37

سُبۡحَٰنَ ٱللَّهِ عَمَّا يَصِفُونَ

Yüce Allah, müşriklerin çocuk, ortak ve benzeri gibi kendisine yakışmayan vasıfları yakıştırmasından münezzeh ve yücedir. info
التفاسير:

external-link copy
160 : 37

إِلَّا عِبَادَ ٱللَّهِ ٱلۡمُخۡلَصِينَ

Allah'ın ihlaslı kulları bundan müstesnadır. Şüphesiz onlar, Yüce Allah'ı ancak kendisine layık olan celal ve kemal sıfatlarıyla vasıflandırırlar. info
التفاسير:

external-link copy
161 : 37

فَإِنَّكُمۡ وَمَا تَعۡبُدُونَ

Ey müşrikler! Şüphesiz siz ve Allah'tan başka ibadet ettikleriniz, info
التفاسير:

external-link copy
162 : 37

مَآ أَنتُمۡ عَلَيۡهِ بِفَٰتِنِينَ

Hiçbir kimseyi hak olan dinden saptıramazsınız. info
التفاسير:

external-link copy
163 : 37

إِلَّا مَنۡ هُوَ صَالِ ٱلۡجَحِيمِ

Ancak Yüce Allah'ın, cehennem ehli olarak hükmettiği kimseler bundan müstesnadır. Şüphesiz Allah, o kimse hakkındaki hükmünü gerçekleştirir. O kimse Allah'a küfreder ve cehenneme girer. Ama siz ve ibadet ettikleriniz buna güç yetiremezsiniz. info
التفاسير:

external-link copy
164 : 37

وَمَا مِنَّآ إِلَّا لَهُۥ مَقَامٞ مَّعۡلُومٞ

Melekler, Allah'a karşı olan kulluklarını açıklayarak ve müşriklerin iddia ettiklerinden kendilerini aklayarak; "Bizim her birimizin Allah'a ibadet ve itaat etmede belli bir makamı ve yeri vardır." dediler. info
التفاسير:

external-link copy
165 : 37

وَإِنَّا لَنَحۡنُ ٱلصَّآفُّونَ

Şüphesiz Yüce Allah'ın ibadet ve itaatinde saf saf dizilen melekler biziz. Şüphesiz biz, Allah'ı kendisine layık olmayan sıfatlardan ve niteliklerden tenzih edenleriz. info
التفاسير:

external-link copy
166 : 37

وَإِنَّا لَنَحۡنُ ٱلۡمُسَبِّحُونَ

Şüphesiz Yüce Allah'ın ibadet ve itaatinde saf saf dizilen melekler biziz. Şüphesiz biz, Allah'ı kendisine layık olmayan sıfatlardan ve niteliklerden tenzih edenleriz. info
التفاسير:

external-link copy
167 : 37

وَإِن كَانُواْ لَيَقُولُونَ

Muhakkak Mekkeli müşrikler, Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in peygamberliğinden önce şöyle diyorlardı: "Eğer bizim yanımızda bizden öncekilerin kitabı Tevrat gibi bir kitap olmuş olsaydı, biz ibadetlerimizi Allah'a halis kılardık." Hâlbuki onlar bu iddialarında yalancıdırlar. Ant olsun ki Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem- onlara Kur'an'ı getirmesine rağmen onu küfrettiler. Kıyamet gününde kendilerini bekleyen şiddetli azabı bilecekler. info
التفاسير:

external-link copy
168 : 37

لَوۡ أَنَّ عِندَنَا ذِكۡرٗا مِّنَ ٱلۡأَوَّلِينَ

Şüphesiz Mekkeli müşrikler, Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in peygamberliğinden önce şöyle diyorlardı: "Eğer bizim yanımızda bizden öncekilerin kitabı Tevrat gibi bir kitap olmuş olsaydı, biz ibadetlerimizi Allah'a halis kılardık." Hâlbuki onlar, bu iddialarında yalancıdırlar. Ant olsun ki Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem- onlara Kur'an'ı getirmesine rağmen onu küfrettiler. Kıyamet gününde kendilerini bekleyen şiddetli azabı bilecekler. info
التفاسير:

external-link copy
169 : 37

لَكُنَّا عِبَادَ ٱللَّهِ ٱلۡمُخۡلَصِينَ

Şüphesiz Mekkeli müşrikler, Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in peygamberliğinden önce şöyle diyorlardı: "Eğer bizim yanımızda bizden öncekilerin kitabı Tevrat gibi bir kitap olmuş olsaydı, biz ibadetlerimizi Allah'a halis kılardık." Hâlbuki onlar, bu iddialarında yalancıdırlar. Ant olsun ki Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem- onlara Kur'an'ı getirmesine rağmen onu küfrettiler. Kıyamet gününde kendilerini bekleyen şiddetli azabı bilecekler. info
التفاسير:

external-link copy
170 : 37

فَكَفَرُواْ بِهِۦۖ فَسَوۡفَ يَعۡلَمُونَ

Şüphesiz Mekkeli müşrikler, Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in peygamberliğinden önce şöyle diyorlardı: "Eğer bizim yanımızda bizden öncekilerin kitabı Tevrat gibi bir kitap olmuş olsaydı, biz ibadetlerimizi Allah'a halis kılardık." Hâlbuki onlar, bu iddialarında yalancıdırlar. Ant olsun ki Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem- onlara Kur'an'ı getirmesine rağmen onu küfrettiler. Kıyamet gününde kendilerini bekleyen şiddetli azabı bilecekler. info
التفاسير:

external-link copy
171 : 37

وَلَقَدۡ سَبَقَتۡ كَلِمَتُنَا لِعِبَادِنَا ٱلۡمُرۡسَلِينَ

Ant olsun ki resullerimiz hakkında daha önceden Allah'ın onlara hüccet ve kuvvet lütfu ile düşmanlarına karşı muzaffer kılacakları sözü yerine gelmiştir. Şüphesiz zafer, Allah'ın kelimesi en üstün olması için Allah yolunda savaşan ordularımız içindir. info
التفاسير:

external-link copy
172 : 37

إِنَّهُمۡ لَهُمُ ٱلۡمَنصُورُونَ

Ant olsun ki resullerimiz hakkında daha önceden Allah'ın onlara hüccet ve kuvvet lütfu ile düşmanlarına karşı muzaffer kılacakları sözü yerine gelmiştir. Şüphesiz zafer, Allah'ın kelimesi en üstün olması için Allah yolunda savaşan ordularımız içindir. info
التفاسير:

external-link copy
173 : 37

وَإِنَّ جُندَنَا لَهُمُ ٱلۡغَٰلِبُونَ

Ant olsun ki resullerimiz hakkında daha önceden Allah'ın onlara hüccet ve kuvvet lütfu ile düşmanlarına karşı muzaffer kılacakları sözü yerine gelmiştir. Şüphesiz zafer, Allah'ın kelimesi en üstün olması için Allah yolunda savaşan ordularımız içindir. info
التفاسير:

external-link copy
174 : 37

فَتَوَلَّ عَنۡهُمۡ حَتَّىٰ حِينٖ

Ey Resul! Bu inatçı müşriklerden, Allah'ın bildiği onlara azap edilme vakitleri gelinceye kadar yüz çevir. info
التفاسير:

external-link copy
175 : 37

وَأَبۡصِرۡهُمۡ فَسَوۡفَ يُبۡصِرُونَ

Onlara azap ineceği zaman gözetle. Görmelerinin fayda vermeyeceği vakit görecekler. info
التفاسير:

external-link copy
176 : 37

أَفَبِعَذَابِنَا يَسۡتَعۡجِلُونَ

Bu müşrikler Allah'ın azabının gelmesi için acele mi ediyorlar? info
التفاسير:

external-link copy
177 : 37

فَإِذَا نَزَلَ بِسَاحَتِهِمۡ فَسَآءَ صَبَاحُ ٱلۡمُنذَرِينَ

Zira Allah'ın azabı onların üzerine indiği zaman onların sabahı ne kötü bir sabah olur! info
التفاسير:

external-link copy
178 : 37

وَتَوَلَّ عَنۡهُمۡ حَتَّىٰ حِينٖ

Ey Resul! Allah'ın onlar hakkında azap hükmünü vereceği zamana kadar onlardan uzak dur. info
التفاسير:

external-link copy
179 : 37

وَأَبۡصِرۡ فَسَوۡفَ يُبۡصِرُونَ

Başlarına geleceğini gözetle. Onlar da çok yakında başlarına gelecek olan Allah'ın azabını ve cezasını göreceklerdir. info
التفاسير:

external-link copy
180 : 37

سُبۡحَٰنَ رَبِّكَ رَبِّ ٱلۡعِزَّةِ عَمَّا يَصِفُونَ

Ey Muhammed! Kuvvet sahibi Rabbin, müşriklerin vasıflandırdığı noksanlık sıfatlarından yüce ve münezzehtir. info
التفاسير:

external-link copy
181 : 37

وَسَلَٰمٌ عَلَى ٱلۡمُرۡسَلِينَ

Allah'ın selamı ve övgüsü değerli bütün resullerine olsun. info
التفاسير:

external-link copy
182 : 37

وَٱلۡحَمۡدُ لِلَّهِ رَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ

Bütün övgüler her noksanlıktan münezzeh olan Allah Teâlâ'ya mahsustur. Bunu hak eden O'dur. O bütün alemlerin Rabbidir ve O'ndan başka bir Rableri yoktur. info
التفاسير:
من فوائد الآيات في هذه الصفحة:
• سُنَّة الله نصر المرسلين وورثتهم بالحجة والغلبة، وفي الآيات بشارة عظيمة؛ لمن اتصف بأنه من جند الله، أنه غالب منصور.
Resul ve varislerine delil ve zaferle yardım etmek, Yüce Allah'ın ilahi kanunudur. Bu ayetlerde Allah'ın askeri olarak vasıflananlar için büyük bir müjde vardır. O kimse yardım edilmiş galip gelenlerdendir. info

• في الآيات دليل على بيان عجز المشركين وعجز آلهتهم عن إضلال أحد، وبشارة لعباد الله المخلصين بأن الله بقدرته ينجيهم من إضلال الضالين المضلين.
Ayetlerde; müşriklerin ve ilahlarının herhangi bir kimseyi saptırma hususunda aciz olduklarının ve Allah'ın kudreti ile ihlaslı kullarını saptırıcıların saptırmasından kurtaracağının müjdesi vardır. info