அல்குர்ஆன் மொழிபெயர்ப்பு - துருக்கிய மொழிபெயர்ப்பு - மொழிபெயர்ப்பு முன்னோடிகளுக்கான மையம்

Sûretu't-Târık

external-link copy
1 : 86

وَٱلسَّمَآءِ وَٱلطَّارِقِ

Göğe ve târıka andolsun. info
التفاسير:

external-link copy
2 : 86

وَمَآ أَدۡرَىٰكَ مَا ٱلطَّارِقُ

Târıkın ne olduğunu sen ne bileceksin? info
التفاسير:

external-link copy
3 : 86

ٱلنَّجۡمُ ٱلثَّاقِبُ

O, (karanlığı) delip, geçen yıldızdır. info
التفاسير:

external-link copy
4 : 86

إِن كُلُّ نَفۡسٖ لَّمَّا عَلَيۡهَا حَافِظٞ

Üzerinde gözetleyici/koruyucu bulunmayan hiç bir nefis (kimse) yoktur. info
التفاسير:

external-link copy
5 : 86

فَلۡيَنظُرِ ٱلۡإِنسَٰنُ مِمَّ خُلِقَ

Öyleyse, insan neyden yaratıldığına bir baksın. info
التفاسير:

external-link copy
6 : 86

خُلِقَ مِن مَّآءٖ دَافِقٖ

Fışkırıp çıkan bir sudan yaratıldı. info
التفاسير:

external-link copy
7 : 86

يَخۡرُجُ مِنۢ بَيۡنِ ٱلصُّلۡبِ وَٱلتَّرَآئِبِ

Bu su, bel ile kaburga kemikleri arasından çıkar. info
التفاسير:

external-link copy
8 : 86

إِنَّهُۥ عَلَىٰ رَجۡعِهِۦ لَقَادِرٞ

Şüphesiz Allah’ın onu, öldükten sonra tekrar diriltmeye de gücü yeter. info
التفاسير:

external-link copy
9 : 86

يَوۡمَ تُبۡلَى ٱلسَّرَآئِرُ

Sırların açığa çıktığı gün. info
التفاسير:

external-link copy
10 : 86

فَمَا لَهُۥ مِن قُوَّةٖ وَلَا نَاصِرٖ

(O gün) artık insan için ne bir kuvvet vardır, ne de bir yardımcı. info
التفاسير:

external-link copy
11 : 86

وَٱلسَّمَآءِ ذَاتِ ٱلرَّجۡعِ

Yağmurlu göğe andolsun. info
التفاسير:

external-link copy
12 : 86

وَٱلۡأَرۡضِ ذَاتِ ٱلصَّدۡعِ

Yarık yarık çatlamış yere andolsun. info
التفاسير:

external-link copy
13 : 86

إِنَّهُۥ لَقَوۡلٞ فَصۡلٞ

Şüphesiz o Kur’an, hak ile batılı ayırt eden bir sözdür. info
التفاسير:

external-link copy
14 : 86

وَمَا هُوَ بِٱلۡهَزۡلِ

O, boş bir söz değildir. info
التفاسير:

external-link copy
15 : 86

إِنَّهُمۡ يَكِيدُونَ كَيۡدٗا

Şüphesiz onlar bir tuzak kurarlar. info
التفاسير:

external-link copy
16 : 86

وَأَكِيدُ كَيۡدٗا

Ben de bir tuzak kurarım. info
التفاسير:

external-link copy
17 : 86

فَمَهِّلِ ٱلۡكَٰفِرِينَ أَمۡهِلۡهُمۡ رُوَيۡدَۢا

Öyleyse kâfirlere mühlet ver, onlara biraz zaman tanı! info
التفاسير: