د قرآن کریم د معناګانو ژباړه - د المختصر في تفسیر القرآن الکریم ترکي ژباړه

د مخ نمبر:close

external-link copy
20 : 31

أَلَمۡ تَرَوۡاْ أَنَّ ٱللَّهَ سَخَّرَ لَكُم مَّا فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَمَا فِي ٱلۡأَرۡضِ وَأَسۡبَغَ عَلَيۡكُمۡ نِعَمَهُۥ ظَٰهِرَةٗ وَبَاطِنَةٗۗ وَمِنَ ٱلنَّاسِ مَن يُجَٰدِلُ فِي ٱللَّهِ بِغَيۡرِ عِلۡمٖ وَلَا هُدٗى وَلَا كِتَٰبٖ مُّنِيرٖ

-Ey İnsanlar!- Yüce Allah'ın göklerdeki; Güneş, Ay ve yıldızları, aynı zamanda yeryüzünde hayvan, ağaç ve bitkileri hizmetinize sunduğuna şahit olup görmez misiniz? Güzel şekil ve iyi görünümlü açıkça görülen nimetlerini, akıl ve ilim gibi soyut olan nimetlerini sizin üzerinize tamamlamıştır. Bu nimetleri bahşetmiş olmasına rağmen insanlardan bazıları Allah'ın vahyine dayanmadan, ilimsizce ya da kendisine ışık tutacak akıl yahut Allah katından indirilen açık bir kitap olmadan Allah'ın tevhidi hakkında tartışırlar. info
التفاسير:

external-link copy
21 : 31

وَإِذَا قِيلَ لَهُمُ ٱتَّبِعُواْ مَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ قَالُواْ بَلۡ نَتَّبِعُ مَا وَجَدۡنَا عَلَيۡهِ ءَابَآءَنَآۚ أَوَلَوۡ كَانَ ٱلشَّيۡطَٰنُ يَدۡعُوهُمۡ إِلَىٰ عَذَابِ ٱلسَّعِيرِ

Allah'ın birliği hususunda tartışan bu kimselere, "Allah'ın resulüne indirdiği vahye tabi olun" denildiğinde, Onlar da şöyle cevap verirler: "Ona tabi olmayız. Bilakis ilahlarımıza ibadet ederken bulduğumuz atalarımıza tabi oluruz." Şayet şeytan onların atalarını -yoldan çıkarıp putlara ibadet ederek- kıyamet günü cehenneme davet ediyor olsa bile mi? info
التفاسير:

external-link copy
22 : 31

۞ وَمَن يُسۡلِمۡ وَجۡهَهُۥٓ إِلَى ٱللَّهِ وَهُوَ مُحۡسِنٞ فَقَدِ ٱسۡتَمۡسَكَ بِٱلۡعُرۡوَةِ ٱلۡوُثۡقَىٰۗ وَإِلَى ٱللَّهِ عَٰقِبَةُ ٱلۡأُمُورِ

Kim ihlaslı bir şekilde ibadet ederek ve amelini en güzel şekilde yaparak Yüce Allah'a yönelirse; kurtuluşa ermesi umulan en sağlam kulpa sarılmış olur ki, tutmuş olduğu şeyin kopmasından korkmaz. İşlerin akıbeti yalnızca Allah'a varır. Allah, herkese hak ettiğinin karşılığı verecektir. info
التفاسير:

external-link copy
23 : 31

وَمَن كَفَرَ فَلَا يَحۡزُنكَ كُفۡرُهُۥٓۚ إِلَيۡنَا مَرۡجِعُهُمۡ فَنُنَبِّئُهُم بِمَا عَمِلُوٓاْۚ إِنَّ ٱللَّهَ عَلِيمُۢ بِذَاتِ ٱلصُّدُورِ

-Ey Resul!- Kim Allah'a (iman etmeyip) küfrederse, onun küfrü seni üzmesin. Kıyamet günü onların dönüşü ancak bizedir. Dünyada işlemiş oldukları günahları onlara haber vereceğiz. Yaptıkları tüm amellerin karşılığını da vereceğiz. Şüphesiz Allah, kalplerde olanı hakkıyla bilir. Onda olan hiçbir şey O'na gizli kalmaz. info
التفاسير:

external-link copy
24 : 31

نُمَتِّعُهُمۡ قَلِيلٗا ثُمَّ نَضۡطَرُّهُمۡ إِلَىٰ عَذَابٍ غَلِيظٖ

Dünyada vermiş olduğumuz lezzetlerden az bir zaman onları faydalandırırız. Sonra kıyamet günü onları çetin bir azaba; cehennem azabına sürükleriz. info
التفاسير:

external-link copy
25 : 31

وَلَئِن سَأَلۡتَهُم مَّنۡ خَلَقَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضَ لَيَقُولُنَّ ٱللَّهُۚ قُلِ ٱلۡحَمۡدُ لِلَّهِۚ بَلۡ أَكۡثَرُهُمۡ لَا يَعۡلَمُونَ

-Ey Resul!- "Bu müşriklere, gökyüzünü ve yeryüzünü kim yarattı?" diye sorsan, onlar: “Allah” diyeceklerdir. De ki: "Size delili gösteren o Allah'a hamdolsun. Bilakis onların çoğu cahil oldukları için hamt edilmeyi, kimin hak ettiğini bilmiyorlar." info
التفاسير:

external-link copy
26 : 31

لِلَّهِ مَا فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِۚ إِنَّ ٱللَّهَ هُوَ ٱلۡغَنِيُّ ٱلۡحَمِيدُ

Yaratma, sahip olma ve yönetme bakımından göklerde ve yerdeki her şey Allah'a aittir. Şüphesiz Yüce Allah, bütün kullarından müstağnidir, dünya ve ahirette övülmeye layıktır. info
التفاسير:

external-link copy
27 : 31

وَلَوۡ أَنَّمَا فِي ٱلۡأَرۡضِ مِن شَجَرَةٍ أَقۡلَٰمٞ وَٱلۡبَحۡرُ يَمُدُّهُۥ مِنۢ بَعۡدِهِۦ سَبۡعَةُ أَبۡحُرٖ مَّا نَفِدَتۡ كَلِمَٰتُ ٱللَّهِۚ إِنَّ ٱللَّهَ عَزِيزٌ حَكِيمٞ

Eğer yeryüzündeki ağaçlar kesilip kalem haline getirilse, deniz de mürekkep olsa ve buna yedi deniz daha eklense, Yüce Allah'ın sözlerinin, sonsuz olmasından dolayı (yazmakla) bitip tükenmezdi. Şüphesiz ki Allah; Azîz'dir, kimse O'na galip gelemez. Yaratmasında ve idare etmesinde hikmet sahibidir. info
التفاسير:

external-link copy
28 : 31

مَّا خَلۡقُكُمۡ وَلَا بَعۡثُكُمۡ إِلَّا كَنَفۡسٖ وَٰحِدَةٍۚ إِنَّ ٱللَّهَ سَمِيعُۢ بَصِيرٌ

-Ey İnsanlar!- Yaratılmanız, kıyamet günü hesap ve karşılık için yeniden diriltilmeniz, kolaylık bakımından ancak bir insanın yeniden yaratılıp diriltilmesi gibidir. Şüphesiz Yüce Allah; hakkıyla işitendir, bir sesi işitmesi başka bir sesi işitmesine mani olmaz. O; hakkıyla görendir, bir şeyi görmesi başka bir şeyi görmesine mani olmaz. İşte böyle bir insanı yaratması ve yeniden diriltmesi, başka bir insanı yaratıp diriltmesine mani değildir. info
التفاسير:
په دې مخ کې د ایتونو د فایدو څخه:
• نعم الله وسيلة لشكره والإيمان به، لا وسيلة للكفر به.
Yüce Allah'ın nimetleri, inkâr edip küfre sapmaya değil, O'na iman edip şükretmeye vesile olmalıdır. info

• خطر التقليد الأعمى، وخاصة في أمور الاعتقاد.
Özellikle de akaid/inanç ile ilgili meselelerde körü körüne taklit etmenin tehlikesi beyan edilmiştir. info

• أهمية الاستسلام لله والانقياد له وإحسان العمل من أجل مرضاته.
Allah'a teslim olmanın, O'na itaat etmenin ve O'nun rızasını kazanmak için ameli güzelce yapmanın önemi beyan edilmiştir. info

• عدم تناهي كلمات الله.
Yüce Allah'ın kelimeleri bitmez tükenmez. info