ការបកប្រែអត្ថន័យគួរអាន - ការអធិប្បាយសង្ខេបអំពីគម្ពីគួរអានជាភាសាទួរគី

external-link copy
26 : 12

قَالَ هِيَ رَٰوَدَتۡنِي عَن نَّفۡسِيۚ وَشَهِدَ شَاهِدٞ مِّنۡ أَهۡلِهَآ إِن كَانَ قَمِيصُهُۥ قُدَّ مِن قُبُلٖ فَصَدَقَتۡ وَهُوَ مِنَ ٱلۡكَٰذِبِينَ

Yûsuf -aleyhisselam- şöyle dedi: O, benden (kendisi ile) zina etmemi istedi. Ben ise ondan bunu istemedim. Kadının ailesinden bir şahit şu sözleri ile buna şahitlik etti: Eğer Yûsuf -aleyhisselam-'ın gömleği ön taraftan yırtılmış ise bu durum kadının doğru söylediğinin delilidir. Çünkü bu durumda kadın Yûsuf'u kendisinden uzaklaştırmak istemiştir. Yûsuf ise yalancıdır. info
التفاسير:
ក្នុង​ចំណោម​អត្ថប្រយោជន៍​នៃអាយ៉ាត់ទាំងនេះក្នុងទំព័រនេះ:
• قبح خيانة المحسن في أهله وماله، الأمر الذي ذكره يوسف من جملة أسباب رفض الفاحشة.
Ailesi ve parası ile güzel davranan kimseye ihanet etmenin çirkinliği beyan edilmiştir. Yusuf -aleyhisselam-'ın zikrettiği bu husus; zinanın reddedilmesinin sebebi olarak belirtilmiştir. info

• بيان عصمة الأنبياء وحفظ الله لهم من الوقوع في السوء والفحشاء.
Peygamberlerin masumluğu, Yüce Allah'ın onları günah ve fuhuştan koruması beyan edilmiştir. info

• وجوب دفع الفاحشة والهرب والتخلص منها.
Fuhşu savmak, ondan kaçmak ve ona bulaşmamanın gerekliliği beyan edilmiştir. info

• مشروعية العمل بالقرائن في الأحكام.
Hükümlerde karine ile amel etmenin meşruluğu beyan edilmiştir. info