Terjemahan makna Alquran Alkarim - Terjemahan Berbahasa Turki - Dr. Ali Ozik dan lainnya

Sûretu'l-Ğâşiye

external-link copy
1 : 88

هَلۡ أَتَىٰكَ حَدِيثُ ٱلۡغَٰشِيَةِ

(Rasûlüm!) Dehşeti her şeyi kaplayan kıyametin haberi sana geldi mi? info
التفاسير:

external-link copy
2 : 88

وُجُوهٞ يَوۡمَئِذٍ خَٰشِعَةٌ

O gün birtakım yüzler zelildir, info
التفاسير:

external-link copy
3 : 88

عَامِلَةٞ نَّاصِبَةٞ

durmadan çalışır, (fakat boşuna) yorulur, info
التفاسير:

external-link copy
4 : 88

تَصۡلَىٰ نَارًا حَامِيَةٗ

kızgın ateşe girer. info
التفاسير:

external-link copy
5 : 88

تُسۡقَىٰ مِنۡ عَيۡنٍ ءَانِيَةٖ

Onlara kaynar su pınarından içirilir. info
التفاسير:

external-link copy
6 : 88

لَّيۡسَ لَهُمۡ طَعَامٌ إِلَّا مِن ضَرِيعٖ

Onlar için kuru dikenden başka yemek yoktur, info
التفاسير:

external-link copy
7 : 88

لَّا يُسۡمِنُ وَلَا يُغۡنِي مِن جُوعٖ

o ise ne besler ne de açlığı giderir. info
التفاسير:

external-link copy
8 : 88

وُجُوهٞ يَوۡمَئِذٖ نَّاعِمَةٞ

O gün bir takım yüzler de vardır ki, mutludurlar, info
التفاسير:

external-link copy
9 : 88

لِّسَعۡيِهَا رَاضِيَةٞ

(dünyadaki) çabalarından hoşnut olmuşlardır, info
التفاسير:

external-link copy
10 : 88

فِي جَنَّةٍ عَالِيَةٖ

yüce bir cennettedirler. info
التفاسير:

external-link copy
11 : 88

لَّا تَسۡمَعُ فِيهَا لَٰغِيَةٗ

Orada boş bir söz işitmezler. info
التفاسير:

external-link copy
12 : 88

فِيهَا عَيۡنٞ جَارِيَةٞ

Orada (cennette) devamlı akan bir pınar, info
التفاسير:

external-link copy
13 : 88

فِيهَا سُرُرٞ مَّرۡفُوعَةٞ

orada yükseltilmiş tahtlar, info
التفاسير:

external-link copy
14 : 88

وَأَكۡوَابٞ مَّوۡضُوعَةٞ

konulmuş kadehler, info
التفاسير:

external-link copy
15 : 88

وَنَمَارِقُ مَصۡفُوفَةٞ

sıra sıra dizilmiş yastıklar, info
التفاسير:

external-link copy
16 : 88

وَزَرَابِيُّ مَبۡثُوثَةٌ

serilmiş halılar vardır. info
التفاسير:

external-link copy
17 : 88

أَفَلَا يَنظُرُونَ إِلَى ٱلۡإِبِلِ كَيۡفَ خُلِقَتۡ

(İnsanlar) devenin nasıl yaratıldığına, bir bakmazlar mı? info
التفاسير:

external-link copy
18 : 88

وَإِلَى ٱلسَّمَآءِ كَيۡفَ رُفِعَتۡ

Göğün nasıl yükseltildiğine, bir bakmazlar mı? info
التفاسير:

external-link copy
19 : 88

وَإِلَى ٱلۡجِبَالِ كَيۡفَ نُصِبَتۡ

Dağların nasıl dikildiğine, bir bakmazlar mı? info
التفاسير:

external-link copy
20 : 88

وَإِلَى ٱلۡأَرۡضِ كَيۡفَ سُطِحَتۡ

Yeryüzünün nasıl yayıldığına bir bakmazlar mı? info
التفاسير:

external-link copy
21 : 88

فَذَكِّرۡ إِنَّمَآ أَنتَ مُذَكِّرٞ

O halde (Rasûlüm!) öğüt ver. Sen ancak öğüt vericisin. info
التفاسير:

external-link copy
22 : 88

لَّسۡتَ عَلَيۡهِم بِمُصَيۡطِرٍ

Onların üzerinde bir zorba değilsin. info
التفاسير:

external-link copy
23 : 88

إِلَّا مَن تَوَلَّىٰ وَكَفَرَ

Ancak yüz çevirip inkâr edene gelince, info
التفاسير:

external-link copy
24 : 88

فَيُعَذِّبُهُ ٱللَّهُ ٱلۡعَذَابَ ٱلۡأَكۡبَرَ

işte öylesini Allah en büyük azap ile cezalandırır. info
التفاسير:

external-link copy
25 : 88

إِنَّ إِلَيۡنَآ إِيَابَهُمۡ

Şüphesiz onların dönüşü sadece bizedir. info
التفاسير:

external-link copy
26 : 88

ثُمَّ إِنَّ عَلَيۡنَا حِسَابَهُم

Sonra onların sorguya çekilmesi de sadece bize aittir. info
التفاسير: